ODA KOKULARINDA Kİ TEHLİKE










Kışın yaklaşmasıyla açık pencereler, balkon kapıları kalmayacak. Günde iki defa havalandırma yapsakta ortama göre bizi rahatsız eden kokularla karşılaşma olasılığı artacak. Daha taze ya da çiçeksi bir koku tercih etmek istiycez. Bu durumda oda kokuları, spreyleri, tütsüler, kokulu mumlar ihtiyaç olacak. Peki, bu sağlıklı bir seçim olacak mı?
Maalesef hayır. Öncelikle şunu belirtelim ki kullanacağımız bu materyaller kötü kokuyu yok etmez, sadece maskeler. 
Sprey tarzı kokularda propan, bütan ve izo bütan vb. petrol türevi gazlar içerirler. Kokunun mümkün olduğunca havada asılı kalması için çok küçük partiküller şeklindedir. Nefes aldığımızda direkt akciğerlere taşınır. Özellikle astım gibi hastalıkları tetiklediği gibi uzun ve sık kullanımda sinir sistemine de olumsuz etki yapar. 





Kokulu mumlar formaldehit ve akrolein içerir. Formaldehit özellikle sanayide kullanılan bir gazdır. Avrupa Birliğin'de insan için kanserojen olarak sınıflandırılmaktadır. Bu kimyasalın nazofarenks kanseri ve lösemi nedeni olarak kabul görülmektedir. Şimdilerde tütsülerin de kronik ve akut kanser sebebi olduğu belirlenmiştir. Tütsü de taşıdığı benzen ve formaldehitle tehlike kaynağıdır. Eskiden ağaç kabuğu, bitki ve çiçeklerden elde edilen reçineyle yapılmaktayken; günümüzde sentetik üretimle birlikte polimer kullanılmaktadır. 


Alışveriş merkezlerinin havalandırmasında da çeşitli kokular kullanılmaktadır. Sık temizlenmeyen klimalarıyla birleşince daha da artan bir tehlike arz etmektedir. Torbalarda ya da kurutulmuş çiçeklerden oluşan ev kokuları daha masum görülmekle birlikte benzen türevi içerenler mevcuttur.
Yukarda belirttiğimiz koku verici ürünler solunum sistemi problemleri başta olmak üzere, gözlerde alerji, boğazda tahriş, sinir sistemi bozuklukları, kanser riskleri barındırmaktadırlar.
Peki hem güzel koku hem sağlığı nasıl bir araya getirebiliriz? 

                                                                                               ECZ. GÜLİZ SARIAĞAÇ








Yorumlar